Teyemmüm Eden Kişi Ellerine Bulaşan Toprağı Üfler mi? (157. Hadis-i Şerif Dersi)

Teyemmüm Eden Kişi Ellerine Bulaşan Toprağı Üfler mi?

Bir kişi Ömer bin Hattâb (r.a)’a gelip:

“‒Ben cünüb oldum, su da bulamadım (ne yapayım?)” diye sordu.

(Ömer [r.a]:

“‒Ben olsam su buluncaya kadar namaz kılmazdım.” cevâbını verdi.[1])

Bunun üzerine Ammâr bin Yâsir (r.a), Ömer bin Hattâb (r.a)’a:

“‒Hatırlamıyor musun, birlikte bir seferde idik. (Seninle benim gusül abdesti almamız gerekmişti. Su bulamayınca) sen namaz kılmadın. Ben ise toprak üstünde yuvarlandıktan sonra namaz kılmıştım. Bu yaptığım işi daha sonra Nebiyy-i Ekrem (s.a.v) Efendimiz’e arzettiğimde Nebî aleyhi’s-salâtü ve’s-selâm Efendimiz:

«‒Sana şu kadarı yeterdi!» buyurup ellerini yere vurmuş, ellerine bulaşan toprağı üfledikten sonra iki avucu ile mübarek yüzlerini ve ellerini (kollarını) meshetmişlerdi.” (Buhârî, Teyemmüm, 4)

Şerh:

Ömer (r.a), ya vaktin çıkmasına kadar su bulurum ümidiyle namazı kılmamış veya teyemmümün sadece küçük hadesi izâle edeceğini zannetmiş olabilir. Bu ikinci ihtimâl daha kuvvetlidir.

Bu üfleme müstehâb veya sünnettir. Bu hareket, ele, bedene eziyet verecek kum taneleri ile toprağa bulaşan diğer yabancı şeyleri gidermek veya ele çok top­rak yapıştı ise onu azaltmak içindir. Bâzı rivayetlerde “ellerini silkeledi” şeklinde gelmiştir.


[1] Bkz. Müslim, Hayz, 112; Ebû Dâvud, Tahâret, 121/322.

%d bloggers like this: