Çarşı-Pazarda Mescid Edinmek, Namaz Kılmak
Ebû Hüreyre (r.a)’den nakledildiğine göre Nebiyy-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır:
“Kişinin cemâatle kıldığı namazı, evinde ve (alışveriş yaptığı) çarşısında (yalnız kıldığı) namazdan yirmi beş derece ziyâde olur. (Çünkü) sizden biri, tam olarak güzelce abdest aldığı ve namazdan başka bir kasdı olmaksızın câmiye gittiği zaman tâ câmiye girinceye kadar attığı her adımda, Allâh Teâlâ o adımından dolayı onu bir derece (daha) yükseltir ve bir günâhını siler. Câmiye girince de orada kaldığı müddetçe hep namazda (imiş gibi sevâba nâil) olur. Kimseye eziyet vermeden, abdestini bozmadan namaz kıldığı yerde kaldığı müddetçe (yanındaki) melekler: «İlâhî, onu mağfiret et! İlâhî, ona rahmet eyle!» diye duâ ve istiğfâr ederler.” (Buhârî, Salât, 87)
Şerh:
Çarşı ve pazarlar, çokça yalan söylenmesi ve lüzumsuz yere yemin edilmesi gibi sebeplerle pek hoş görülmeyen mekânlardır. Ama buna rağmen oralarda namaz kılınır, câmi yapılır ve bu câminin içi en hayırlı mekânlar cümlesinden olur.
Abdest bozmak melekleri rahatsız eder, zîrâ onlar hem maddî kirlerden ve kötü kokulardan, hem de mânevî pislik hâllerinden rahatsız olurlar.