Ya‘lâ bin Ümeyye (r.a) şöyle anlatır:
Hz. Osman’la birlikte Kâ’be’yi tavâf ediyorduk. Hacer-i Esved’i istilâm ettik. Ben Beytullâh tarafındaydım. Hacer-i Esved’den sonraki Rükn-i Ğarbî’ye (Batı Köşesi’ne) gelince, bu köşeyi de istilâm etmek (el sürüp öpmek) için elinden tutup çektim.
“–Neden çekiyorsun?” diye sordu. Ben de:
“–Bu köşeyi istilâm etmeyecek misin?” dedim.
Bana:
“–Sen Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz’le birlikte hiç tavaf yapmadın mı?” dedi.
Ben de:
“–Evet, yaptım” dedim.
“–Peki, Peygamber (s.a.v) Efendimiz’in bu iki batı köşesine el sürdüklerini gördün mü?” dedi.
“–Hayır, görmedim” dedim.
“–Peki, O’nda senin için güzel bir örneklik (üsve-i hasene) yok mu?” dedi. Ben:
“–Evet, var” dedim. O da:
“–Yürü öyleyse, bırak, geç onu!” dedi. (Ahmed, I, 70-71, 37, 45; Abdürrezzâk, V, 45)