Ebû Râfiʻ (r.a) şöyle anlatır:
“Bir gün Ebû Hüreyre’nin ardında yatsı namazını kıldım. İze’s-semâu’nşakkat sûresini okudu, secde yerine gelince secde etti. Kendisine:
«–Bu nedir?» diye sordum. O da:
«–Ben Ebü’l-Kâsım’ın (s.a.v) arkasında bu secdeyi yaptım. Binâenaleyh (Âlem-i Ukbâ’da) O’na kavuşuncaya kadar bu sûre(nin kıraati esnâsın)da secde etmeye devam edeceğim» dedi.” (Buhârî, Ezân, 100-101)
Şerh:
Secde âyetini okuyan veya dinleyen kimsenin secde etmesi Hanefîlere göre vaciptir.
Kişi namaz kılarken secde âyetini okuduğunda, sûrenin sonunda ise veya sonuna birkaç âyet kalmışsa dilerse rükûya, dilerse secdeye gider. Tilâvet secdesi için rükûya gitmek istiyorsa, sûreyi bitirir sonra rükûya gider ve tilâvet secdesi için de niyet eder. Şayet secde yapmak istiyorsa, secde âyetini bitirince secdeye gider. Sonra kalkarak sûrenin geri kalanını okur.
Eğer secde âyeti sûrenin ortasında ise namaz kılanın tilavet secdesini hemen yapması, sonra kalkarak sûrenin geri kalan kısmını okuması gerekir. Ondan sonra rükûya gider.
Kişi namazda secde âyetini okuyunca hemen peşinden rükûya giderse bu yeterlidir, tilavet secdesi vazifesini yapmış olur.
Bir kimsenin, üzerinde tilâvet secdesi olduğu hatırına gelmeyip namazı bitirse ve selam verse, bu selam sehv/yanılma selamıdır. Bununla namazdan çıkmış sayılmaz. Bu esnada birisi gelip kendisine uysa, bu iktidâ caizdir. Secdeyi hatırlamayıp selamdan sonra konuşsa, tilavet secdesi üzerinden düşer. Bu durumda namaz bozulmaz. Çünkü tilavet secdesi namazın rükünlerinden değildir. (Serahsî, Mebsût, İstanbul: 2008, II, 4-13)
***
Berâ (r.a) şöyle anlatır:
“Bir defasında Rasûlullah (s.a.v) seferde idi. Yatsı namazının iki rekâtının birinde Ve’t-tîni ve’z-zeytûni sûresini okudu.” (Buhârî, Ezân, 100)
Diğer rivâyette şu ilave de vardır:
“Sesi veya kıraati ondan daha güzel olan başka birini asla dinlemiş değilim.” (Buhârî, Ezân, 102)
Şerh:
Rasûlullah (s.a.v) seferde idi, yatsıyı iki rekât kıldırdılar. Nesâî rivayetine göre ilk rekâtta Tîn sûresini okudular. Herhalde yolcu oldukları için böyle kısa okumuşlardır. Zira seferde meşakkat bulunduğu için mükellefiyetler hafifletilmiştir.
Yatsı namazında kıraatte bulunmak farzdır ve imam cehren okur. Münferid de isterse cehren okuyabilir.