Hz. Âişe (r.a) şöyle buyurur:
“Vedâ Haccı’nda Nebiyy-i Ekrem (s.a.v) Efendimiz’le birlikte ihrâma girdim. Ben Temettü’ haccına niyet etmiş olup hedy (yani kurban) sevk etmeyenlerden biri idim.”
Hz. Âişe (r.a) âdet gördüğünü, Arefe gecesi girinceye kadar temizlenemediğini söyledi. O gece:
“‒Yâ Rasûlâllâh, işte bu gece Arefe gecesidir. Ben ise hacla birlikte umre yapmaya da niyet etmiştim?” dedi.
Rasûlullâh Efendimiz (s.a.v) de ona:
“‒Yıkanmak üzere saçlarını çöz, taran, umrenden vazgeç!” buyurdular.
Hz. Âişe (r.a) der ki:
“‒Ben de öyle yaptım. Haccı edâ ettikten sonra Hasbe gecesi (yâni Muhassab da bulunduğumuz gece, Efendimiz [s.a.v], kardeşim) Abdu’r-Rahmân’a emrettiler. O da evvelki başladığım umrenin yerine yeni bir umreyi bana Ten’îm’den edâ ettirdi.”(Buhârî, Hayz, 15)
Şerh:
Muhassab, Mekke ile Minâ arasında bir yerdir. Teşrik günlerinden (bayramın dördüncü günü bittikten) sonraki gece orada geçirilir. Buraya “Hayfu Benî Kinâne” de denilir.
Ten’îm, Harem’in hâricinde Mekke’ye bir fersah (takriben 7 km) mesafede bir yerdir. Mekkeliler’in üç Mîkât’ından biridir. Orada Âişe Mescidi denilen bir de mescid vardır.