Kadınlardan biriHz. Âişe vâlidemize:
“‒Kadın temiz olduktan sonra (hayız zamanında kaçırdığı) namazlarını kazâ etmeli mi?” diye sordu.
Hz. Âişe (r.a):
“‒Sen Harûriyye fırkasından mısın (ki böyle söylüyorsun)? Biz Nebiyy-i Ekrem Efendimiz’le birlikte iken âdet görürdük de bize bunu emretmezdi” dedi.
Diğer rivâyette “Bunu yapmazdık” cevabını vermiştir.[1]
Başka bir rivayette Muâze bint-i Abdullah el-Adeviyye (r.a) Hz. Âişe’ye “Hayızlı neden orucu kaza ediyor da namazı etmiyor?” diye sormuştur.
Bu durumda namazı kazâ edilmemesi, hafifletmek içindir. Günde beş defa kılınan namazı kaza etmek kolay değildir. Ramazan orucu ise yılda bir kere gelir. Sene içinde birkaç günlük orucu kazâ etmek daha kolaydır.
Harûriyye, Kûfe yakınındaki Harûra köyüne mensûb sapık Hâricîlere verilen bir isimdir. Bu tâifenin ilk toplantısı orada olduğu için kendilerine Harûrîler de denilmiştir. Bunlar dîn işinde sertlik tarafını tuttuklarından pek çirkin dalâletlere sapmışlardır. Bunlardan biri de hayızlı kadının kılamadığı namazları kaza etmesinin vacip olduğunu söylemeleridir ki bu görüş icmâ-ı ümmete muhâliftir.
Câbir (r.a) ve Hz. Ebû Saîd’den gelen rivâyetlerde Rasûlullah (s.a.v) hayızlı kadının namaz kılmayacağını ve oruç tutmayacağını beyan etmiştir.[2]
Tâbiînin büyük âlimlerindenEbu’z-Zinâd (r.a) şöyle der: “Sünnetler (yani dinde tâbî olunan meşru fiil, yol ve sağlam Nebevî metodlar) ile şerʻî hususlar, çoğu zaman re’yin (kıyâsın, aklın) zıddına olur. Müslümanların onlara tâbî olmaktan başka çareleri olmaz. Bunlardan biri de hayızlı kadının o günlerde tutamadığı oruçları kazâ etmesi ama kılamadığı namazları kazâ etmemesidir.”[3]
[1] Buhârî, “Hayz”, 20.
[2] Buhârî, “Savm” 41, “Temennî” 3.
[3] Buhârî, “Savm”, 41.