Hz. Safiyye (r.a): Sen Bir Peygamber Kızısın

Safiyye (r.a) 610 civarında Medîne’de doğmuştur. Annesi Berre binti Semev’el’dir. Babası Huyey b. Ahtab Medîne’deki 3 büyük yahûdi kabilesi olan Benî Nadîr’in reisi idi. Medîne’den sürüldüklerinde Hayber’e yerleşmişlerdi.

Safiyye (r.a) İsrailoğullarındandır ve Hz. Hârun’un neslindendir. Daha önce Sellâm b. Mişkem ile evliydi, ondan sonra Kinâne b. Ebî Hukayk ile evlendi. Kinâne Hayber fethi esnasında öldü. Hz. Safiyye yedinci senede Rasûlullah (s.a.v) ile evlendi.[1]

Safiyye (r.a) hilim sahibi, akıllı, faziletli, cesur ve cömert bir insandı.[2] Sağlığında evini infak etmişti. 10 hadis rivayet etti. 50 senesinin Ramazan’ında vefat etti ve Cennetü’l-Bakîʻe defnedildi.[3]

֎

Rasûlullah (s.a.v) Hayber dönüşü yeni evlendiği Safiyye vâlidemiz için bineğinin terkisine bir örtü sererek onun rahatını temin etmişti. Sonra devesinin yanında çömelip dizini dayayarak Hz. Safiyye’nin kolayca deveye binmesine yardımcı oluyordu.[4]

Bir gün Safiyye (r.a) Hz. Hafsa’nın kendisini “Yahudi kızı” diyerek hafife aldığını öğrendiğinde ağlamaya başladı. Tam o esnâda Allah Rasûlü (s.a.v) yanına girdi ve:

“−Niçin ağlıyorsun?” diye sordu. Safiyye vâlidemiz:

“–Hafsa bana ‘Yahudi kızı’ dedi” diye şikâyetlendi.

Rasûlullah (s.a.v):

“−Sen bir peygamber kızısın, senin amcan da bir peygamberdir[5] ve sen bir peygamberin de nikâhı altındasın. Öyleyse o sana karşı neyi ile iftihar ediyor ki?” diyerek onu teselli etti.

Sonra da Hz. Hafsa’ya:

“–Ey Hafsa, Allah’tan kork” buyurdu.[6]

Annelerimizin bu tür kıskançlıkları hep Peygamber Efendimiz’i paylaşamamaktan yani ona olan muhabbetlerinden kaynaklanıyordu. Şu hâtıra da onlardan biri:


[1] Muhibbuddîn et-Taberî, es-Simtu’s-semîn, 203.

[2] İbn Abdilber, el-İstîʻâb, 4/1872.

[3] Muhibbuddîn et-Taberî, es-Simtu’s-semîn, s. 209; TİA, “Safiyye”, 7/92-93.

[4] Buhârî, “Cihâd”, 102; Müslim, “Nikâh”, 464.

[5] Aslen Benî İsrâil’den olan Safiyye vâlidemizin “peygamber kızı” olarak tanıtılması onun Hz. Hârun’un neslinden geldiğine işâret etmektedir. Bu durumda amcasından kasıt da Mûsâ (a.s) olmaktadır (Tirmizî, Menâkıb, 63).

[6] Tirmizî, “Menâkıb”, 63.