Rıfkla Muâmele Et!

Bir grup yahûdî Peygamber Efendimiz’in yanına gelmişlerdi. (Müslümanların “es-Selâmu aleyküm” şeklindeki selâmına benzeterek):

“‒es-Sâmu aleyküm (ölüm üzerine olsun)” dediler.

Bu hîleyi anlayan Hz. Âişe (r.a):

“‒O sizin üzerinize olsun, Allâh sizlere lânet etsin, Allâh sizle­re gazap etsin!” diye seslendi.

Güzel ahlâkı kemâle erdirmek için gönderilmiş olan Rasûlullâh (s.a.v) ona müdâhale ederek:

مَهْلًا يَا عَائِشَةُ، عَلَيْكِ بِالرِّفْقِ، وَإِيَّاكِ وَالْعُنْفَ وَالْفُحْشَ

“‒Yavaş ol ey Âişe, yumuşak ve nâzik davran, sertlik ve çirkinlikten sakın!” buyurdu.

Hz. Âişe vâlidemiz:

“‒Yâ Rasûlallâh! Onların ne dediğini işitmediniz mi?” dedi. Rasûlullâh (s.a.v) şöyle buyurdu:

“‒Sen de benim onlara ne dediğimi işitmedin mi? Sâdece ‘Ve aleyküm: Asıl sizin üzerinize olsun!’ diye sözlerini onlara iâde ettim. Benim on­lar hakkındaki duam kabul olunur, fakat onların benim hakkımdaki duaları kabul olunmaz.”[1]

Rıfk, lügatte yumuşak ve faydalı olmak, yardım etmek demektir. Istılahta ise iyi huyluluk, uyumlu, geçimli ve nâzik olma, yumuşak davranma mânalarına gelir.


[1] Buhârî, “Edeb”, 38.