Ümmü Seleme (r.a) şöyle der:
“Rasûlullah (s.a.v) sabah namazını kılıp selam verdiğinde şöyle dua ederdi:
اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ عِلْمًا نَافِعًا وَرِزْقًا طَيِّبًا وَعَمَلًا مُتَقَبَّلًا
Yâ Rabbi senden faydalı ilim, helâl ve hoş rızık ve makbul olacak amel istiyorum.”[1]
Şehr b. Havşeb şöyle anlatır: Hz. Ümmü Seleme’ye:
“–Ey mü’minlerin annesi! Rasûlullâh (s.a.v) senin yanında bulunduğu zamanlarda en çok hangi duâyı okurdu?” diye sordum. Şu karşılığı verdi:
“–Çoğu zaman yaptığı duası:
يَا مُقَلِّبَ الْقُلُوبِ ثَبِّتْ قَلْبِي عَلَى دِينِكَ
‘Ey kalbleri hâlden hâle çeviren Allâh’ım! Benim kalbimi dînin üzere sâbit kıl’ idi. Ben:
‘–Yâ Rasûlallah, niçin çoğu zaman يَا مُقَلِّبَ الْقُلُوبِ ثَبِّتْ قَلْبِي عَلَى دِينِكَ diye dua ediyorsunuz?’ diye sordum.
‘–Ey Ümmü Seleme, hiçbir Âdemoğlu yoktur ki kalbi Allah’ın iki parmağı arasında olmasın, dilediğini düzeltir, dilediğini kaydırır’ buyurdu.”
Hadisin râvîsi Muâz şu âyeti okudu:
رَبَّنَا لَا تُزِغْ قُلُوبَنَا بَعْدَ اِذْ هَدَيْتَنَا وَهَبْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةًۚ اِنَّكَ اَنْتَ الْوَهَّابُ
“(Onlar şöyle yakarırlar:) Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi kaydırma. Bize tarafından rahmet bağışla. Lütfu en bol olan sensin.”[2]
[1] Ebû ʿAbdillâh b. Yezîd el-Ḳazvînî İbn Mâce, Sünenü İbn Mâce, thk. Muḥammed Fuʾâd b. ʿAbdilbâkī (Beyrut: Dâru İḥyâi’l-Kütübi’l-ʿArabiyye, ts.), “İkametü’s-Salâh”, 32. Krş. Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 1992, 6/294.
[2] Âl-i İmrân 3/8. Tirmizî, “Deʻavât”, 89/3522. Bkz. Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 4/182, 6/91.